SAÇ EKİMİ 

Saç dökülmesi her yaşta görülebilir ve yaşam kalitesini kötü yönde etkiler. Saç dökülmesi saçlı deriyi etkileyen hastalıklara bağlı olabileceği gibi çoğunlukla kılın kendi yapısına ait bozukluklar sonucu gelişmektedir. Genetik aktarım, bağışık sitem bozuklukları, kronik hastalıklar, ilaçlar, travma, stres, vitamin ve demir eksiklikleri, hormonal bozukluklar, kozmetik saç ürünleri kıl yapısında bozulmalara yok açarak saç dökülmelerine neden olur. Saç dökülmelerinin nedenlerine bağlı olarak saç dökülmeleri çeşitli şekillerde karşımıza çıkar. Bazı saç dökülmelerinde bu faktörlerin birkaçı bir arada rol alabilir.

 

Bağışık sistem bozuklukları, saçlı deride görülen liken planus, DLE gibi hastalıklar ve mantar enfeksiyonları bölgesel kellik olarak ifade edebileceğimiz bozuk para çaplarında saç dökülmelerine neden olurlar. Kronik hastalıklar, stres, vitamin ve mineral eksikliklerine bağlı dökülmeler tüm saçta genel dökülmeye neden olurlar. Toplumda sık olarak görülen saç ekimi için en uygun adaylar olan erkek tipi saç dökülmesi genetik aktarıma ve hormonal faktörlere bağlı olarak gelişir ve ergenlik çağı ile başlar, kadın ve erkekte farklı şekillerde kendini gösterir. Erkeklerde tepe bölgesinde seyrelme veya tam kellik şeklinde görülürken kadınlarda saç ön çizgisi korunmuş tepe bölgede seyrelme şeklinde görülür. Saç dökülmesi tedavisi ve ekim öncesi mutlaka saç dökülmesine neden olan faktörlerin saptanması için ayrıntılı laboratuvar, dermoskopik ve gerekli durumlarda biyopsi yapılıp patolojik incelemeler yapılmalıdır.

 

Tüm incelemeler sonucunda verilen tedavilere rağmen saç dökülmesinin önüne geçilemeyen ve saçlı derinin görülmesine neden olan dökülmelerde saç ekimi tedavisi yapılabilir. Saç ekimi, sağlıklı saç köklerinin mikro cerrahi yöntemlerle saçı dökülmüş alanlara nakledilme işlemidir. Kişiye özel planlamalar yapılarak dökülen bölgeye, hastanın kendi sağlıklı saçları ekilir. Saç ekimi uygun koşullarda ve konusunda tecrübeli kişiler tarafından yapılması en iyi sonuçların alınması açısından önemlidir. Saç ekiminde yaygın olarak kullanılan yöntemler FUE (Follicular Unit Extraction) ve DHI saç ekim yöntemleridir.

 

Saç ekimi cerrahi bir operasyon olduğu için saç ekim öncesi, saç ekim ve sonrası süreçler doktor kontrolünde olması çok önemlidir. Saç ekim yapılacak hastalığın tanısı, saç ekim için uygun olup olmadığınızın belirlenmesi, gerekli tahlillerin yapılması, ekim yapılacak ve saç kökü alınacak alanların değerlendirilmesi, ekim yapacak profesyonel ekiplerin seçilmesi, operasyon öncesi gerekli malzeme ve hijyenin sağlanması başarılı bir saç ekiminin önemli kriterlerindendir.
Her iki cins için en erken saç ekim yaşı 18-20 yaş aralığıdır. 18 yaş altı bireylere çok özel durumlar dışında saç ekimi yapılmaz. Erkek tipi saç dökülmesinde dökülme 35-40’lı yaşlara kadar devam ettiği için bu yaşlardan önce yapılacak ekimlerde ekim yapılan alandaki normal kıllarda zamanla dökülebilir. Bu durum ekim yapılan alanda harita görüntüsüne neden olabileceği için 2. seans saç ekimine gereksinim olabilir. En ideal saç ekimi dökülme sürecini tamamlamış 35-40’lı yaşlarda yapmaktır. Saç ekim için kellik şart değildi. Saç kaybı %50’nin üzerinde saçlı derinin görünmesine neden olan dökülmelerde saç ekimi yapılabilir. Yanık, travma veya kazaya bağlı saç kayıplarında da saçlarda seyrelme veya kellik gelişmişse uygun saç kökleri varsa saç ekim yaptırmak için uygun vakalardır.

 

Sedef, seboreik dermatit, ekzema ve saçlı deride sivilce gibi cilt hastalıklarında, kanama bozukluğu olanlar, şeker, tansiyon, böbrek hastalıkları, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklarda, 65 yaş üstünde gerekli kontroller ve tedaviler yapıldıktan sonra bu hastalıklarla ilişkili doktorlardan alınan operasyona uygunluk onamından sonra doktor gözetiminde saç ekimi yapılabilir. Hepatit B, C ve HIV taşıyıcılığı durumunda uygun ortamlar ve ekipmanlar sağlandıktan sonra yapılabilir. Saç ekim sürecinde süreci etkileyebilecek kronik ilaç kullanımlarında ilgili doktorla konsülte edilip ilaç kısa bir süre kesilebiliyorsa saç ekimi yapılabilir.

 

Saç ekimi öncesi yüksek çözünürlüklü Bilgisayarlı Dermoskopi cihazı ile saç ekimi yapılacak ve donör bölge incelenir. İncelemeyle dökülmenin tanısı netleştirilir ve saçlı deride ekim için sıkıntı oluşturacak durum olup olmadığı kontrol edilir. Donör bölgede kıl foliküllerinin kaç kök içerdiği saptanır.

 

Tıbbi olarak veri anlamına gelen donör kelimesi, saç ekiminde sağlıklı kıl köklerinin alındığı bölge için kullanılır. Saç ekiminde sadece saç ekim yapılacak kişinin donör bölgeleri kullanılır, başka bireyler donör olarak kullanılmaz. Greft donör bölgeden deri ve deri altı dokusuyla birlikte alınan kıl köklerine verilen isimdir. Bir greftin içinde bir, iki, 3 veya daha fazla sayıda kıl kökü bulunabilir. Bir greft 2 veya 3 kök içeren greftlerse alınan greft sayısı çarpı 2/3 olarak düşünülebilir. Greft ne kadar fazla kök içerirse saç ekiminden o kadar fazla iyi sonuç alınır. Bundan dolayı aynı miktarda greft aktarılmasına rağmen herkeste aynı sonuç alınamaması greftteki kök sayısı ile ilişkilidir. Greft için genellikle ense bölgesi donör alan olarak tercih edilir. Tek donör bölgeden, donör bölgede kozmetik bozukluk oluşturmayacak şekilde greft alınmalıdır. Aksi takdirde kozmetik olarak kabul edilemeyecek güve yeniği tarzında saçsız alanlar gelişir. Donör bölgeden alınan greft sayısı yeterli olmazsa sakal, göğüs ve diğer bölgelerden alınan köklerde greft sayısı maksimum tutulmaya çalışılır.

 

Saç ekimi 6-10 saat süren bir operasyon olduğu için sabah erken saatlerde başlanır. Operasyon traşlı yapılacaksa saçlar tıraş edildikten sonra donör ve ekim bölgesinde çizimler yapıldıktan sonra lokal anestezi veya sedasyon verilerek operasyona başlanır. Lokal anestezi tok olarak yapılırken sedasyon anestezide aç olmak gerekir. Kan sulandırıcı ilaçlar bir hafta, diğer saç dökülmesi için kullanılan ilaçlar bir ay önceden kesilmelidir.

 

FUE Yöntemi ile Saç Ekim’i Nedir?
FUE aslında saç ekim yöntemi değil kök toplama yöntemidir. FUE’de mikro motor kullanılarak greftler alınır ve çok minimal iz bırakır. Toplanan kökler daha sonra kanal açılarak yapılan Safir FUE veya kanal açmadan uygulanan DHI yöntemi (Direct Hair Implant- Doğrudan Saç Nakli) ile ekim yapılır. Safir FUE’de kanal açmak için Safir uçlar kullanılırken DHI yönteminde Choi olarak adlandırılan özel implant kalemleriyle kanal açmadan ekim gerçekleştirilir. Bu iki yöntem tek başına kullanılabileceği gibi duruma göre birlikte de kullanılabilir. Hangi yöntemin kullanılacağı ekim yapılacak bölgenin özelliğine ve hastanın isteğine göre değişebilir. Saç ekim sonrası yeni saçlarınızla birlikte doğal bir görünüm için yüz yapısına uygun saç ekim çizgisinin belirlenmesi, çim adam görüntüsü oluşmaması için saçların doğal yönlerine uygun kanalların açılması çok önemlidir. Saç ekiminde 2500-7500 saç kök ekimi hedeflenir

 

Safir FUE yöntemi
Bu yöntemde kanallar yüzeyi pürüzsüz Safir cam materyal kullanılarak yapılır ve ismini buradan alır. Safir ile daha sık kanallar açılabilir ve açılan kanallarda yara iyileşmesi ve köklerin tutunması daha hızlı gerçekleşir. Bunlarda daha iyi doğal kozmetik sonuçlar alınmasını sağlar.

 

DHI yöntemi
Toplanan greftler kanal açmadan Choi adı verilen medikal kalemlerle yerleştirilir. Ekim yapılacak bölgede saçı bulunan veya tıraşlama istemeyenlerde tercih edilen bir yöntemdir.

Saç Ekim Sonrası Süreçler
Saç ekim sonrası 3 gün içinde etkileşim başlar ve 10 gün içinde ekilen köklerin etrafında kabuklanmalar tamamlanır. Bu kabukların temizlenmesiyle bir hafta içinde tam iyileşme gerçekleşir. Ekim sonrası yeni ekilen saçlar yaklaşık bir ay sonra dökülmeye başlar. Gözle görülür ilk çıkışlara 3 ila 5 ay arasında başlar. Altı ayın sonunda yeni çıkışlar tamamlanır ve saçlı görünüm belirginleşmeye başlar. Yeni ekilen saçların adaptasyonu ve gelişimini tam olarak tamamlaması ve fiziksel sonucun tam olarak değerlendirilmesi 12 ayı bulur. Ancak tepe bölgelerinde ekimin sonuçlarını tam olarak görmek 15-18 ay sürebilir. Donör alanda da iyileşme 3 gün içinde başlar ve 2 hafta içinde sonlanır.

Saç Ekim Sonrası Yıkama
İki aşamadan oluşan 15 günlük bir süreçtir. Bu 15 günlük süreçte ilk üçüncü günden itibaren her gün yıkama yapılmalıdır. Önerilen saç yıkama ürünleri ve bakım kremleri dışında hiçbir ürün bu süreçte saça kullanılmamalıdır. İlk 3 gün içinde gelişmeye başlayan kabuklanmadan kaynaklı rahatsızlık hissi ve kaşıntılar yıkamanın başlamasıyla kaybolur.

Birinci aşama ekim yapıldıktan sonraki üçüncü günde başlar onuncu güne kadar her gün yıkama yapılır. İlk 10 güne kadar olan yıkamada verilen saç losyonu küçük dokunuşlarla ekim alanına sürülür ve yarım saat beklenir. Arkasından ılık ve basınçsız suyu elinizle ovalama yapmadan önden arkaya veya arkadan öne doğru akıtarak yıkanır. Takiben yine verilen şampuan elde köpürtülerek bastırmadan ve sürtmeden ekim alanına uygulanır ve aynı şekilde durulanır. Ekilen bölgeye yıkama işlemi bittikten sonra donör bölgesine geçilir. Burada tam tersi kabuk oluşumunu engellemek için mutlaka şampuanla masaj yaparak yıkama işlemi yapılır. Donör bölgesinde kabuk gelişmesi yıkamanın iyi yapılmadığını gösterir. Bu yüzden masaj yaparak yıkama önemlidir. Yıkama işlemi bittikten sonra rulo şekline getirilen havlu tampon yapar şekilde hafif dokunuşlarla kurulama yapılır. Kesinlikle bastırma ve sürtme kesinlikle yapılmamalıdır. Greftlerin tutunma süreci ilk 10 gün olduğu için yıkama ve kurulamada kesinlikle basınç ve sürtünme yapılmamalıdır.

İkinci aşama onuncu günden başlar ve on beşinci güne kadar devam eder. Verilen losyonu bekletme süresi bir saate çıkar. Takiben şampuanla birlikte oluşan kabukların dökülmesi için tırnakları kullanmadan parmak uçları ile sert masaj yapılır ve yıkanır. Bu ilk yıkamada kabukların en az %80’ni giderilir. Takip eden 5 gün boyunca yıkama ile tüm kabuklar dökülmüş olur.

Saç Ekin Sonrası Şok dökülme
Ekimi takiben 15 – 60 gün içinde şok dökülme görülür. Bu normal bir süreçtir. Ekilen greftlerin kökleri tutunduğu için dökülmez sadece mevcut ekilen saçın kendisi operasyon stresine bağlı olarak dökülür. Altta kalan tutunmuş köklerden tekrar saç büyümesi gerçekleşir. Benzer şekilde donör alanında da şok dökülmeler görülebilir. Operasyon stresinden saçlı deri 4-5 ay civarında kurtulur. Donör alandan homojen bir şekilde alım gerçekleşmediyse alınan greftlerin yerinden saç gelmeyeceği için bölgesel güve yeniği şeklinde boşluklar görünür. Bazen bu durum donör alandan olması gerekenden fazla greft alındığında da gelişebilir. Bundan dolayı alınacak greftte sınırları zorlamamak gerekir.

Saç Ekiminden Sonra ilk Bir Ay
İlk 3 gün greftlerin yeni yerlerine tutunma günleri olduğu için dinlenerek geçirilmelidir. İlk 10 gün uzanma ve uyuma esnasında boyun yastığı kullanılmalıdır. Boyun yastığı bulunmadığı durumlarda bir havlu rulo şekline getirilip başı destekleyecek şekilde boyun bölgesine yerleştirilir. Böylece saç derisinin sürtünme, yüz üstü veya sağa sola dönmeyi engelleyerek operasyon bölgelerinde maksimum koruma sağlanır. Kabukların kaldırıldığı 10.gün yıkamadan sonra istediğiniz şekilde uyuyabilirsiniz. İlk 10 gün ekim yapılan bölgeye herhangi bir travmaya maruz bırakılmamalıdır. Kaşıma, dokunma ve sürtünme gibi hareketler yapılmamalı, ekim bölgesinin herhangi bir yere değmemesine dikkat edilmelidir. Saçlı deriye temas etme ihtimali olan her türlü kıyafetten kaçınılmalıdır. Giyinirken başa temas etmeyen gömlek veya yakası geniş kıyafetler tercih edilmelidir. İlk 10 gün cinsel ilişki de önerilmez.

Saç ekim sonrası operasyon kaynaklı yüz bölgesinde ödem dediğimiz şişlik meydana gelebilir. Bunun oluşmasını önlemek için başın öne eğilmemesi, yatay pozisyonda istirahat edilmesi önerilir. Özellikle ilk hafta bunlara dikkat edilirse şişlik gelişmesi minimal düzeyde olacaktır.
İlk bir ay greftlerin tutunup sağlıklı saç üretecek konuma geçmesi için çok önemlidir. İlk bir ay saç derisi dış ortam etkilerinden de korunmalıdır. Kask, eşarp, bone ve şapka gibi aksesuarlar ekim bölgesine baskı yapıp hasar verebileceği için kullanılmamalıdır. Güneş ışınlarından ve soğuk havadan korunmalıdır. Güneşlenme, kafa derisini terletebileceği için her türlü spor yapmak, hamam, sauna, deniz, havuz, kum, yağmur, kar, rüzgârlı soğuk havaya maruz kalmak ekim bölgesine zarar vererek greftlerin ölümüne neden olur ve operasyonun başarısını olumsuz etkilerler. Ağır ve efor sarf edilecek iş ve aktivitelerden uzak durulmalıdır. Sportif faaliyetlere 3 aydan sonra başlanabilir.

Alkol ve sigara saç ekiminden bir hafta önce bırakmanız önerilir. Ayrıca köklerin sağlıklı olarak ekilen bölgelere tutunması için operasyondan sonra 15 gün daha sigara ve alkol kullanmanız tavsiye edilmez. Operasyondan sonraki bir ay boyunca proteinden zengin akdeniz tipi beslenme önerilir. Aydıca doktorunuzun tavsiyesi ile çeşitli vitamin destekleri de kullanabilirsiniz.

Saç ekimini takiben ilk 5 ay boyunca saçlı deriye tıraş makinesi değdirilmemelidir. Makasla gerekirse saçlı deriye temas ettirmeden tıraş yapılabilir. Ekim ve donör bölgesinde sivilcelenmeler ve kaşınma olabilir. Parmak uçları ile hafif dokunarak rahatlama sağlanabilir. Bu şikayetler ilerlerse tedavi için ekimden sorumlu doktorunuzdan tıbbi tedavi alabilirsiniz.

Saç Ekim’inde Bir Yıllık Süreç
Şimdi aylara göre saç ekiminde nelerle karşılaşacağız ve hangi kurallara dikkat edeceğimize kısaca bakalım

0-1 Ay: Ekilen köklerin yeni yerlerinde tutunup tekrardan saç büyütmeye yönelik hazırlık yaptıkları dönemdir. Ekilen köklerin korunması için tüm tavsiyeler ve kısıtlamalara dikkat edilmeli. Doktorunuzun önerisi dışında hiçbir şey yapılmamalı ve her türlü sorunuz için doktorunuzla kontak halinde bulunmanız gerekir. Operasyon sonrası saç yıkama komutlarına sıkı uyulmalı, gerekirse saç ekim merkezinden destek alınmalıdır. Tüm kural ve kısıtlamalara uymak ilk 15 gün çok önemlidir.
2.⁠ ⁠Ay: Şok dökülmeler görülmeye başlar. Bu dökülmeler normaldir, endişeye gerek yoktur. Donör bölgede de görülebilir. Dökülen saçlar aktarılan greftteki kıllardır. Greftteki kökler yeni yerlerine yerleşmiş ve yeni saç gelişim sürecine girmişlerdir. Saçlarınızı normal şekilde yıkamaya devam edebilirsiniz
3-4. Ay: Kepeklenme, sivilce gibi lezyonlar gelişebilir. Doktorunuzdan tavsiyeler alabilirsiniz. Ekilen köklerden gelişen yeni kıllar saçlı deri yüzeyinde belirmeye başlar ve bunu elinizle hissedebilirsiniz.
5-6 Ay: Ekilen bölgelerde yeni kıl çıkışlar artarak devam eder ve gözle görülür hale gelir. Her iki alanda da yara iyileşme süreçleri büyük oranda tamamlanır. Bu aylardan sonra saçlarınızı özgürce istediğiniz şekilde tıraş ettirebilirsiniz.
7-9 Ay: Ekilen bölgelerde çıkışlar devam eder, ekime bağlı farkı gözlemlemeye başlarsınız. Ekilen köklerin %70-80’ini çıkmıştır. Yeni çıkan kılların olgun kıl haline gelme süreci halen devam ettiği için komşu eski kıllardan biraz cılız ve kısa olabilir. Bunlar normal endişeye gerek yok, büyüme ve gelişme süreci devam etmektedir.
10-12 Ay: Tüm ekilen saçlar çıkmış, çoğu olgun kıl halini almıştır. Çok az halen gelişimini sürdüren yeni kıllar vardır. Artık görünüm yeni saçlarla birlikte belirginleşmiştir. Tepe bölgesinde dolaşım sistemi daha zayıf olduğu için maksimum etkinlik bir 6 ay daha sonra alınabilir

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

İçerik Güncelleme Tarihi : 14.12.2022